Balkanlar’da Gezilecek Yerler

Balkanlar Hakkında

Balkanlar

adını doğudan batıya uzanan ve Bulgaristan’ı ikiye bölen dağlardan almıştır. Daha önceden bu sıradağların adı olarak kullanılan Balkan, sonraları tüm bu bölge için kullanılmaya başlanmıştır.  Balkanlar’da 49 milyon insan yaşar.

Balkanlar veya Balkan sözü Türkçedir. “Sırbistan, Karadağ, Kosova, Hırvatistan, Makedonya, Arnavutluk, Slovenya, Bulgaristan, Macaristan, Bosna-Hersek, Yunanistan ve Trakya’yı kapsayan bölge” şeklinde sözlüklere geçmiştir. Balkan sözü “sarp ve ormanlık sıradağ” gibi anlamlara da gelmektedir. Dünyadaki diğer dillere de Türk dilinden geçmiştir.

Balkanlar aslında güneybatıda Adriyatik Denizi’nden İyon Denizi’ne, güneyde Akdeniz oradan güneydoğuda Ege Denizi, Marmara Denizi, doğusunda da Karadeniz ile çevrili bir yarımadadır. Tuna, Sava ve Kupa nehirleri kuzeydeki sınırını belirler.

Tarihin Birikimini Tanıdık Tatlarla Yeni Keşiflere Dönüştürüyor

Balkanlar tarihi 44 bin yıl önce ilk insanların bölgede ortaya çıkmasıyla başlar. Girit uygarlığı, Miken uygarlığı, Trak uygarlığı, Limni uygarlığı ve Veneti uygarlığına ev sahipliği yapan Balkanlar, Antik Yunan devletlerinin, MÖ 500’den sonra da Atina ve Sparta’nın da evi olmuştur. Dönemin bilinen dünyasının en büyük imparatorluğu Makedonya Krallığı ve Büyük İskender, Balkanlar tarihinin en ünlülerindendir.

Balkanlar daha sonraları tarihinde çok sayıda savaşa, mücadeleye ve göçlere sahne olacak, Roma İmparatorluğu döneminden Macaristan’da Segedin’i başkentleri yapan Avrupa Hun İmparatorluğu’nu, Atila’yı, Bizans’ı, Osmanlı’yı, 19 yy. Balkan Savaşları’nı, 1. Ve 2. Dünya savaşlarını Soğuk Savaş’ı oradan da Kosova Savaşı’na kadar tarihi en yakından tanıyacak. Tüm bu birikimleri, tarihiyle, kültürel zenginliğiyle, muhteşem doğasıyla, müziğiyle ve ünlü mutfağıyla bizlere sunuyor. Tanıdık tatları yeni keşiflerle süslüyor…

Müzik ve Mutfak

Doğal güzelliklerinin ve tarihi şehirlerin yanı sıra Balkanlar farklı zevkleri bünyesinde barındıran etnik müziğiyle de bizlere yabancı değil. Rumeli ve Türk müziğinin de etkilerinin gözlendiği Balkan Müziği küçük etnik grupların renkliliğini yansıtan koca bir oluşumdur, Dünya müzikleri içinde kendini hemen belli eden, melodileri ve yorumlanış biçimleri karakteristiktir.

Türk yemek kültüründen, Yunan, İtalyan, Avusturya ve Macar mutfağına kadar birçok tadı bünyesinde bulunduran Balkan mutfağını keşfettiğinizde sizleri tanıdık tatlarla karşılayacak. Osmanlı döneminden gelen Türk Kahvesi, adıyla ortak olan Baklava, bütün yapılış şekilleriyle birlikte Börekler…

Dubrovnik 

Hırvatistan’ın en güzel şehirlerinden biri olan Dubrovnik, Adriyatik Denizi kıyısında yer alıyor. Turizmde Türklerin olduğu kadar İngilizlerin de çok tercih ettiği bir şehir. Sokaklarda Türkçe’ye aşina insanlar, surlarla çevrili Old Town, Minceta Kalesi, Pile Kapısı, merkez cadde Stradun, dünyanın en eski eczanelerinden biri Franciscan, Onofrio Çeşmeleri, Orlando Heykeli Dubrovnik’te gezip görmeniz gereken yerler arasında. Old Town ve Dubrovnik manzarasını en güzel şekilde görmek için surların üstünde yürüyebilir ya da teleferik kullanabilirsiniz. Tekne turlarına katılabilir, çevre adalarda yüzebilir ya da akvaryum müzesini ziyaret edebilirsiniz. Ara sokakları dolduran restoranlarda deniz ürünleri, pizza ve spagetti gibi İtalyan usulü yemekler yiyebilirsiniz. Dubrovnik’te gezilecek yerler.

Ohrid

Makedonya’nın gözbebeği, ülkenin en görülesi şehri, yeşil ve huzurlu şehir. Üsküp’e üç buçuk saat mesafede olan şehir, Ohrid Gölü’nün kıyısında, tarihi kiliseleri, yemyeşil doğası, misafirperver insanları ve huzurlu sokaklarıyla hem tatil hem de dinlenmek için güzel bir seçenek. Adı pek bilinmese de Ohrid için Makedonya’nın incisi demek yanlış olmaz. Zaten Ohrid gölünden çıkarılan balığın pulundan elde edilen inciler dünyaca ünlü. Sardunyaların süslediği balkonlar, Unesco Dünya Mirası olan Ohrid’te yürümek size çok iyi gelecek. Şehire hoş bir huzur ve sükunet hakim. Uzun süre büyük şehirlerin kalabalığını ve gürültüsünü yaşamış insanlar için dinlenecek en güzel yerlerden biri.

Mostar

Şehre ismini de veren acılı yılların ve savaşların izlerini taşıyan Mostar, Bosna-Hersek’in güzel şehirlerinden biri. Neretva Nehri üzerinde dünyanın en zarif köprüsünden birini bünyesinde barındırıyor ve binlerce turisti ağırlıyor. Fatih Sultan Mehmet döneminde Osmanlı topraklarına katılmış olan Mostar, doğal güzellikler içerisinde serpilmiş Avrupa’daki Osmanlı döneminden kalma eserlerinin en güzel örneklerini barındırıyor.

Saraybosna

Yemyeşil tepelerin eteklerine kurulmuş olan, 600 bin nüfusa sahip, yüzyıllar boyunca Müslümanların, Hıristiyanların ve Musevilerin bir arada yaşadıkları, Avrupa’nın Kudüs’ü Saraybosna. Acılarla dolu bir tarihe sahip bu şehir, 1992’de Bosna Hersek’in bağımsızlığını ilan etmesiyle 1995’e kadar büyük ölçekli yıkıma, dramatik nüfus değişimine, binlerce Saraybosnalının kuşatma sırasında bombardıman altında ve çatışmalarda hayatını kaybetmesine tanık oldu. Katliam ve yıkımın izlerini bugün bile şehrin hemen her yerinde savaştan kalma yıkık dökük binalarda, kurşun deliklerinin hala durduğu yapılarda görmek mümkün. Sırp kuşatması sırasında Bosnalı gönüllüler tarafından 8 saatlik mesailer ile kazılmış, savaş boyunca ulaşım, ilaç ve silah transferinde kullanılan 960 metre uzunluğundaki Umut Tüneli o günleri hatırlatan bölgedeki en dikkat çekici müzelerden biri. Her şeye rağmen günümüzde binalar onarılmış, en tehlikeli görülen bu yer artık Avrupa’nın en güvenli ve en hızlı gelişen şehirlerinden biri olmuştur.  Dağcılığın, kış olimpiyatlarının, eşsiz güzellikteki Dinaric Alplerinde yürüyüş rotalarının, dünyaca ünlü Saraybosna Film Festivali’nin Saraybosna kültürüne ve hayatına kattığı çok şey var.

Kotor

UNESCO Dünya Mirası Listesinde bulunan Kotor, Orta Çağ kasabalarını andıran etkileyici mimarisinin yanı sıra deniziyle de görenleri etkisi altına alan bir liman şehri. Şehrin, labirente benzeyen dar sokaklarında gezdikten sonra şirin görünümlü kafelerinde yorgunluk atmayı unutmayın. Cruise gemilerinin uğradığı Kotor, dev gemiler için uygun doğal limanı, yüksek dağları, eski şehri, kiliseleri ile görenleri kendine hayran bırakıyor.

Kotor şehrinin Koruyucu Azizi Sweti Tripun adına 9. yüzyıldan bu yana düzenlenen geleneksel bir kutlama olan Saint Tryphon Günü, şubat ayında düzenleniyor. 2001’den bu yana her ağustos ayında düzenlenen renkli bir yaz karnavalı olan Kotor Karnavalı, şehrin en popüler ve renkli etkinlikleri arasında yer alıyor.

Balkanlar Tur Rotası Uçakla – Otobüsle